Pamuk ipliğine bağlı ilişkilerimiz

Eski dönemlerde ilişkilerde elde etmek için emek verilirdi. İnsanlar birbirlerini anlamaya, dinlemeye daha çok önem verirlerdi. Şu an ilişkilerimiz nasıl 'fast-food' gibi mi?

Yüksek hızlı ilişkiler

Hayatta her şeyi o kadar hızlı şekilde tüketmeye başladık ki hızına yetişilmiyor. Sadece yemek değil, bilgiyi, kaynakları ve enerjimizi daha birçok sahip olduklarımızı bir anda tüketiyoruz. En üzücü olanı da ilişkilerimizi bir anda tüketmemiz. Başlangıcı, gelişmesi ve bitişi o kadar hızlı ki hiç bir şey anlamıyoruz. Birbirimizi dinlemiyoruz, konuşmuyoruz , en kötüsü de anlamaya çalışmıyoruz. Sadece hoş vakit geçirip, sıkılınca bırakıyoruz. Bir anlık hevesle sahip olmak istediğimiz bir oyuncak, bir kıyafet gibi ilişkilere bakıyoruz. Şimdi düşünün, bu kadar anlık, hızlı ilişkiler sağlıklı mı?

Bitmeyen boşluk

Bazılarımızda ilişkilerde o kadar bir bütün oluyor ki kendimiz olmaktan vazgeçiyoruz. Hayatımızın her alanını bir kişiye göre ayarlayıp, ona göre yaşıyoruz. Onsuz bir anımızın olamayacağını düşünüyoruz. Bir zaman sonra kendi varlığımızı ilişkiye dayalı olarak tanımlamaya çalışıyoruz. İlişkilerde neden bu kadar kayboluyoruz? Sürekli bir denge tutturamıyoruz gibi geliyor bana. İlişkiler esnektir, kırılgandır ve sabit olmayabilir. Bazen düşünce tarzımız o şekilde olmayabilir. Tren rayları gibi ilişkimizi görüyor olabilir ve o şekilde muamele ediyor olabiliriz. Belki de ilk önce kendimizi tanımaya fırsat vererek ,ilişkileri daha iyi bir şekilde yönetebiliriz.

Uçlarda yaşamanın sınırlı yolculuğu

Bizler ilişkiye başlarken çok iyi ve çok kötü olarak bir insanı bir uçtan diğeri ucu sınıflandırmaya çalışabiliyoruz bazen. 'Bana güldü çok iyi bir şey bu, beni çok seviyor olmalı' ya da 'benim gözlerime bakmadı ne yaptım ki ben beni sevmiyor mu?' diye düşünerek yargılar da bulunabiliriz. O anlarda bu yargılarımızın duygusal mı , başka sebeplere bağlı mı ya da gerçekten o insan bu şekilde tepki vermesini biz doğru olarak mı yorumladık diye bir düşünmeliyiz bence. Hiçbir insan çok kötü ve çok iyi olmayabilir. Keskin çizgilerimiz yerine, geçirgen, şeffaf değişebilen çizgilerimiz olması dileğiyle...  İlişkiler karmaşık, anlaşılmaz ve çözülemez olabilirler ,zamanla yavaş yavaş sonuca ulaşabileceğiniz bir bulmaca gibi düşünün. Biraz engebeli ama aynı zamanda da eğlenceli.

-Gamze Nur Kurt