Limited Şirketlerde Çıkma,Çıkarılma Ve Fesih Halleri
- Bilge Asena Süeren
- 27 Mar 2019
- 4 dakikada okunur

Sermaye şirketlerinde ortaklar, şirket sözleşmesi ile bir araya gelirler. Bu sözleşmeler tarafları arasında sürekli borç ilişkileri doğururlar. Diğer yandan ortakların farklı sebeplerle bu ilişkiye son vermek istedikleri hatta son vermek zorunda kaldıkları da bir gerçektir. Biz de öncelikle sebep ayrımı yapılmaksızın sermaye şirketlerinden biri olan Limited Şirketlerde ortaklık sıfatının son bulduğu hallere ve bununla ilgili bazı hususlara kısaca değindikten sonra “ortaklık sıfatının son bulması “ kapsamında limited şirketler uygulamasında sık görülen çıkma, çıkarılma, ve fesih düzenlemelerini açıklamaya çalışacağız.
Genel Olarak Limited Şirketlerde Ortaklık Sıfatını Sona Erdiren Haller
1)Ortaklık sıfatının ivazlı ya da ivazsız pay devirleri sonucu sona ermesi
TTK anonim şirketler bakımından payın sağlar arası işlemlerle devrini sadece bağlı nama yazılı paylar bakımından şirketin onayına tabi tutmuşken, limited şirketlerde ise aynı durum için genel kurulun onayı şart koşulduğunu görmekteyiz. Anonim şirkette yönetim kurulu ret kararı için kanunda sayılan nedenlerden birisine dayanmak zorunda iken, limited şirkette sözleşme aksi ön görülmemiş ise genel kurulun herhangi bir sebep göstermeksizin de onayı reddedebileceği ifade edilmiştir.
2)Ortaklık sıfatının ortağın iradesi dışında sona erdiği haller
i )ölüm ve tüzel kişiliğin son bulması
ii )nakdi sermaye taahhüdünün yerine getirilmemesi sebebiyle ortaklık haklarından yoksun bırakılma (ISKAT)(ıskat edilen ortak şirketten ilgili payları için ayrılma akçesi talep edemez. Keza pay senedi çıkarılmış ise ıskat nedeniyle pay senedi kıymetli evrak niteliğini kaybeder ve senetlerin iptal edilmesi sonucu doğar.)
Ortaklıktan Çıkma
Çıkma Sebeplerinin Sözleşmede Gösterilmesi
Her şeyden önce ortaklığın sona erdirilmesi işinin profesyonel bir şekilde yapılabilmesinde fayda vardır. Aksi halde hem ortaklar hem de şirket ciddi zararlar görmektedir.
Öküz öldü ortaklık bölündü artık mahkemede görüşürüz demeden önce şirket sözleşmesinde yani kuruluş aşamasında çıkma/çıkarılma ile ilgili belirli hükümler yazılabilir. Her ne kadar başlangıçta biraz daha duygusal davranılsa da koşulların en baştan belirlenmesi gerekir. Ayrıca limited şirketin esas sözleşmesi değiştirilerek de bu hükümlerin sonradan eklenmesi söz konusu olabilir.(bir ortağın şirketten çıkarılma sebeplerinin sonradan şirket sözleşmesine konulabilmesine dair sözleşme değişikliği, şirket sermayesini temsil eden tüm ortakların genel kurul toplantısında oy birliği ile karar almasıyla mümkündür.)Ortak bu hakkını şirkete karşı bildirerek kullanır.
Bu hakkı kullanan ortak, geri alamaz, o yüzden bu hakkın dikkatli bir şekilde kullanılması gerekmektedir. Keza çıkmanın uygun olmayan zaman da gerçekleşmesi halinde buna ilişkin tazminat talebi söz konusu olabilmektedir.

Haklı Sebebe Dayanarak Çıkma
Esas sözleşmede belirlenmese bile, eğer dürüstlük ve hakkaniyet gereğince ortakların artık limited şirkette kalması beklenemeyecek durumda ise bu halde ortak çıkma hakkını kanun gereğince kullanabilir. Haklı sebep genel anlamda ortaklık ilişkisinin devamını olanaksız kılan bir durumdur. Bu durum şirketin işlerinden kaynaklanabileceği gibi ortakların kişisel ilişkilerinden de kaynaklanıyor olabilir. Belirtmek gerekilirse ortağın;
i)şirketin yönetim işlerinde veya hesaplarının çıkarılmasında şirkete ihanet etmiş olması
ii)kendisine düşen asli görevleri ve borçları yerine getirmemesi
iii)kişisel menfaatleri uğruna şirketin ticaret unvanını veya mallarını kötüye kullanması
iv)uğradığı sürekli bir hastalık veya diğer bir sebepten dolayı üstüne aldığı şirketin işlerini yapmak için gerekli olan yeteneğini ve ehliyetini kaybetmesi haklı sebeplerin varlığı durumudur.
Görüldüğü gibi haklı sebepler ortağın kendisinden kaynaklanabileceği gibi kendisi dışında diğer ortaklar ya da doğrudan şirket yönetiminden de kaynaklanabilir. Bu duruma konu olan davalarda haklı sebebin gerçekleşip gerçekleşmediği somut olayın özellikleri göz ardı edilmemek kaydıyla hakimin taktir yetkisine bırakılmıştır. Kesin ispat şart olmamakla birlikte ispat yükü davacıya aittir. Eğer taraflar çıkma hakkını kullanarak şirketten çıktı ise, limited şirket müdürleri tarafından ayrılma akçesi belirtilmek zorundadır.
Ortaklardan biri hakkında haklı sebeple çıkma davası açıldığı durumlarda söz konusu durum gecikmemek koşulu ile diğer ortaklara bildirilir ve her bir ortak bildirimin öğrenilmesinden itibaren bir ay içinde haklı sebeple ortaklıktan çıkma davasına katılabilme haklarına sahip olacaklardır. Kanımca çıkmaya katılma, alacaklıların menfaatlerini etkileyebilecek bir kurumdur. Bu çerçevede en azından sözleşmesel çıkma hakkının kullanıldığı ve buna katılımın olduğu hallere özgü olarak alacaklılara en azından şirketten ek teminat talebinde bulunma hakkı verilmesi de önerilebilir.

Ortaklıktan çıkartma
Çıkarılmada ortak kendi isteği ile değil, şirketin aldığı karar ile şirketten çıkmaktadır. Bu durum TTK m.640 gereği iki halde söz konusu olabilir. İlki yukarıda bahsettiğimiz şirketin sözleşmesinde öngörülen sebebin varlığı halinde ortaklık kararıyla çıkarma, diğeri ise haklı sebebin varlığı halinde mahkeme kararı ile çıkarılma durumudur.
Şirket sözleşmesinde öngörülen bir nedene dayanarak çıkartma
Şirket sözleşmesinde bir ortağın genel kurul kararı ile şirketten çıkarılabileceğine ilişkin hükümlerin öngörülmüş olması halinde; bu sebeplerin meydana gelmesiyle genel kurul o ortağın çıkarılmasına karar verebilir. Bu karar temsil edilen oyların en az üçte ikisinin ve oy hakkı bulunan esas sermayenin tamamının salt çoğunluğunun bir arada bulunması halinde alınabilir. Bir başka deyişle, ortaklıktan çıkarma hususunda karar alabilmek için oy hakkı bulunan esas sermayenin tamamının salt çoğunluğunun toplantıda hazır bulunması ve kararın da bu toplantıda temsil edilen oyların en az üçte ikisi ile alınması gerekir. Ancak çıkarılan ortak üç ay içerisinde bu karara karşı iptal davası açabilir (TTK 640/1-2).
Şirketin haklı sebebe dayanarak çıkarma davası açması
Bir ortağın şirketten haklı sebeple çıkarılabilmesi için ilgili hükümlerden de anlaşıldığı üzere üç önemli şart bulunmalıdır.
i)haklı sebeplerin bulunması
ii)dava açılması için genel kurulda nitelikli çoğunlukla karar alınması
iii)mahkemenin çıkarma kararı vermesi
Genel olarak ifade etmem gerekirse ortağın şirket içindeki ya da dışındaki davranışlarının işletme konusunun elde edilmesini imkansız hale getirmesi ve önemli derecede tehlikeye düşürmesi, güçleştirmesi halinde haklı sebeplerin gerçekleştiği kabul edilebilir.
Şirketten haklı nedenle çıkarılan ortağın TTK m. 641-642 hükümleri uyarınca ayrılma akçesi talep hakkı bulunmaktadır. Davalı ortak, cevabında bu durumu kademeli bir şekilde ileri sürebilir.
Davalının bu durum karşısında karşı dava olarak TTK m.638/2 kapsamında çıkma ya da 636/3 kapsamında haklı nedenle fesih davası açması da mümkün olabilecek durumlardandır. Çıkarma davasında davalı ortağın kusurlu olup olmaması önemli olmadığından ve ayrılma akçesi de bir tazminat olmadığından bunun miktarında kusur oranında indirim talep edilmesi ihtimaller dahilinde olamayacaktır.
Comments